8 Haziran 2013 Cumartesi

HADİ,ACIYIN VE TÜKETİN BENİ

cemil aydın


HADİ, ACIYIN VE TÜKETİN BENİ
Yıllardır peşinde sürüklendiğim isteklerimden kaçmak, iyi bir insan olmanın-herkes gibi olmanın-gereğiymiş. Vazgeçmiştim isteklerimden. Peki, ne olacaktı?
 Kabullenemediğim kendimi oradan oraya taşıyacak, tiksintiyle baktığım insanlara gülümseyecek, menfaatimi temin için didinecektim gün boyu. Kendimi aldatacaktım. Kendini aldatanlara inanacaktım. İyi olmadan önce uzaktım onlardan. Oysa şimdi ağızlarının kokusunu çekiyordum. Benden uzakta olmalarına rağmen katlanamadığım varlıklarına, kazanmak için -paramı ve ailemi- katlanıyordum.
 İyileşmeden önce kendimi heder ettiğimi söylüyorlardı. Benim için ne mi yapmışlardı? Sadece kendimi heder etmemin farklı bir yolunu önerdiler. Böylesi onlar için daha onurluydu. Çünkü hepsi böyle yapıyordu. Benim onursuzluğum düzenlerini bozuyordu. Benim yolsuzluğum, kendimi bilmezliğim, tükenmişliğim kapanmayan tek yaraymışçasına üşüşmüşlerdi başıma. Kan emici sinekler! Tiksiniyorum sizden. İyiyken de tiksiniyorum. Başkalarının yaralarından beslenen böcekler! Karanlıkta sizin hayatınız. Kararmış vicdanlarınızla orada mesutsunuz. Eskimiş olandan, çürümüş olandan, arta kalandan beslenen; iyi olan her şeyi eskiten, çürüten mundarlar! Girin deliklerinize. Onurunuzla yaşayın, hadi.
 Ben gecenin koynunu açıp, sızacağım derinlerine. Günahın dibini bulacağım. Heder edeceğim kendimi. Hadi girin deliğinize, bana oradan bakın ve beddualar edin. Acıyın bana ve yürekli bilsinler sizi. Sizin yürekliliğiniz tükenişime bağlı, işte fırsat.
 Hadi, acıyın ve tüketin beni.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder