cemil aydın
Şiir her şeye tanıklık etmek zorunda değil
Sihirli değnek bilip şiiri
Dokununca her yeri güzelleştirecek zannetmeyelim
Şiir her yerdedir zaten, şiir bir yere götürülmez
Şiir yorgunluğa gelmez, yorulursa anlatamaz
Yorulursa çekemez hiç kimseyi
O yüzden yormamalıyız şiiri biliyorum
Yine de içimden gece uzun olacak
Şiirleşiyor karanlık diyesim geliyor
Böylece şiire başlayıp karartarak her şeyi
Yazdıkça elimden kaçan, düşündükçe boşluğa benzeyen
Ve hiç gelmeyecekmiş gibi uzak duran geleceği kucaklayan
Zamanı kalbime sığdırmak istiyorum
Karanlıktı şiir ben zamandan bahsettim
Ya zamanın kararması ya da karanlığın anlatılamamasıydı şiir
Belki de şiir vardı
Karanlık bahanesi, zaman acelesiydi
Karanlık bahanesi, zaman acelesiydi
Tüm bu karın ağrısı, kelimelerce uzayan sancı
Düşünmektendi şiiri, eksilen kelimelerle
Aslında demek istediğim şuydu:
Şiire sığdırmayalım bunca şeyi.
Biraz da yaşayalım
Belki de bu kadar düşünmemeliyiz şiiri
Şiiri düşünmekten uzaklaşalım
Ruh çağırır gibi şiiri çağırmaktan
Yani vapura binmekten, denize karşı sigara içmekten
Gece vakti boş yollarda yürümekten
Garlarda sabahlamaktan uzaklaşalım
Mallarme’in nasihatini tutalım, bırakalım kelimeleri
Şiiri duyalım, hissedelim, şiirleşelim
Ve hiç yazılamayacak bir şeydir şiir diyelim
Bunu öğrenince, yani artık yazacak bir şey kalmayınca
Ödünç kişiliklerin ruhuna selam verip
Susacağız ve gerisini şiir düşünecek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder